9. Adana Lezzet Festivali Basın Lansmanı yapıldı
BİLGİÇ, “ADANA'NIN ZENGİN GASTRONOMİ KÜLTÜRÜ YENİDEN SAHNEDE”

9. Adana Lezzet Festivali Basın Lansmanında konuşan Adana Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç, “10-11-12 Ekim tarihlerinde Merkez Park'ta gerçekleştirilecek olan festivalimiz, bu yıl "Kuşaktan Kuşağa” temasıyla Adana'nın zengin gastronomi kültürünü yeniden sahneye taşıyor” dedi.
BİR MİRAS, BİR SORUMLULUK
Çukurova'nın bereketli topraklarında binlerce yıldır süregelen tarım kültürümüz, sadece sofralara lezzet getirmekle kalmıyor; bir yaşam biçimini, emeği, toprağı ve belleği temsil ediyor. Adana Ticaret Borsası olarak, bu mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılmasında üzerimize düşen sorumluluğun bilinciyle hareket ediyoruz.
Festival, nesiller boyunca aktarılan tariflerden sokak lezzetlerine, el emeğiyle şekillenen mekânlardan gastronomi sanatına kadar her bir ögeyi bir bütün olarak ele alıyor. Bu yaklaşım, bizim için sadece bir etkinlik değil; tarımdan sofraya uzanan değer zincirinin tüm halkalarını görünür kılma fırsatıdır.
SÜRDÜRÜLEBİLİR GASTRONOMİ, SÜRDÜRÜLEBİLİR GELECEK
Bu yılki festivalin en dikkat çekici yönlerinden biri, sürdürülebilirlik vurgusudur. Festivalde kullanılan tüm ürünler, maksimum 50 kilometre uzaklıktan temin edilen Adana tarım ürünleriyle hazırlanıyor. Karbon ayak izini en aza indirmeyi hedefleyen bu yaklaşım, "yerinde üretim, yerinde tüketim" ilkesinin en güzel örneklerinden biri.
Adana, soya fasulyesinde Türkiye'nin yüzde 60'ını, yerfıstığında yüzde 47'sini, narenciyede yüzde 36'sını üreten bir tarım başkenti. Mısırda Türkiye ikincisiyiz, karpuz ve kavunda lideriz. Bu zenginliği sofraya taşırken, sürdürülebilir yolları tercih etmek hem doğaya hem de üreticimize saygının bir göstergesidir.
Sürdürülebilir gastronomi yolculuğu, restoranlardan ya da tabağımıza gelen yemekten değil, tarladan başlıyor. Mevsimlik ürünlerin tüketilmesi ve yerel üreticilerin üretim potansiyelinin yükseltilmesi, geleceğe bırakacağımız gastronomik mirasın temelidir.
UNESCO GASTRONOMİ ŞEHRİ YOLCULUĞUMUZ
Bu yılki festivalimiz, Adana için çok özel bir anlam taşıyor. Şehrimiz, üçüncü kez UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı kapsamında "Dünya Gastronomi Şehri" unvanı için adaylığını sürdürüyor. Paris'teki değerlendirme süreci başarıyla tamamlandı ve Ekim ayı sonunda ya da Kasım başında Semerkant'ta gerçekleşecek toplantıda nihai karar açıklanacak.
Türkiye'den Hatay, Gaziantep ve Afyon'un ardından dördüncü gastronomi şehri olmayı hedefliyoruz. Bu yıl UNESCO'ya sadece Adana gastronomi şehri ünvanı için aday gösterildi. Adana, 24 saat yemek kültürünü yaşayan, lezzet için dünyanın her tarafından ziyaretçi çeken bir şehir. Bu prestijli unvanı almayı fazlasıyla hak ediyoruz.
Festival alanımız, bu süreçte önemli bir vitrin olacak. Dünyaya Adana'nın gastronomi zenginliğini, tarımsal potansiyelini ve kültürel mirasını en güzel şekilde gösterme fırsatımız.
COĞRAFİ İŞARETLİ ÜRÜNLERİMİZ: TESCİLLİ LEZZETLER
Adana'nın gastronomi gücü, coğrafi işaretli ürünlerimizle de tescillenmiş durumda. Adana kebabı, Adana şalgamı, Adana karpuzu, Kozan portakalı, Adana bici bici, Adana içli köfte, Adana analı kızlı, Adana şırdanı, Çukurova pamuğu ve Feke tapan bıçağı gibi 23 ürünümüz coğrafi işaretli durumda.
Bu tesciller, sadece bir belge değil; yüzyıllardır süregelen bir üretim geleneğinin, emeğin ve kültürün tanınması anlamına geliyor. Her bir ürün, Adana'nın toprağından, ikliminden, suyundan ve insanının maharetinden doğan benzersiz lezzetler. Bu ürünlerimiz, hem üreticilerimize katma değer sağlıyor hem de yöremizin markalaşmasına önemli katkı sunuyor.
KADIN EMEĞİ, KADIN ÜRETİMİ
Festivalde 40'ın üzerinde kadın üretici kooperatifi yer alıyor. Öz kaynaklarımızı kadın üreticinin elinden tedarik ediyor, onların emeklerini, becerilerini ve hikâyelerini kamu oyuyla paylaşıyoruz. Bu, sadece ekonomik bir tercih değil; toplumsal kalkınmamızın ve eşitliğin de temelidir.
Sıfır atık hedefiyle tasarlanan festival, geri dönüşüm ve plastik kullanımı konusunda da örnek bir yaklaşım sergiliyor. Çünkü geleceğe bırakacağımız gastronomik miras, ancak sürdürülebilir gastronomi ile mümkün olabilir.
BİR FİKİR VE LEZZET BULUŞMASI
Festival boyunca, Adana lezzetlerinin yanı sıra gastroşovlar, atölyeler, söyleşiler ve panellerle zengin bir program sizleri bekliyor. Gıda güvenliği, tarım politikaları, gastronomik miras ve çağdaş yorumlar gibi konular tartışmaya açılırken, festival alanı bir fikir ve lezzet buluşmasına dönüşecek.
Sadece yemeklerin değil; kişilerin hikâyelerinin, emeğin ve kültürün kuşaktan kuşağa nasıl yaşatıldığını anlatacağız. Çünkü her yemek, bir tarih; her tarif, bir miras; her sofra, bir buluşmadır.
HERKESİ DAVET EDİYORUZ
9. Adana Lezzet Festivali, ücretsiz olarak 10-11-12 Ekim tarihlerinde Merkez Park'ta gerçekleşecek. Tüm hemşehrilerimizi, ülkemizin dört bir yanından misafirlerimizi ve özellikle sizleri, bu eşsiz deneyimi yaşamaya davet ediyoruz.
Adana'nın lezzetini, kültürünü, tarımını, coğrafi işaretli ürünlerini ve en önemlisi insanını tanıyacaksınız. Geçmişin izlerini bugünün yaratıcılığıyla buluşturacak, UNESCO Gastronomi Şehri yolculuğumuzu birlikte şahit olacak, Çukurova'nın bereketini hep birlikte kutlayacağız.
Festivale katılacak tüm üreticilerimize, emeği geçen herkese ve sizlere teşekkür ediyor, 9. Adana Lezzet Festivali'nde buluşmak dileğiyle saygılarımı sunuyorum.
Haydi Adana, coğrafi işaretli lezzetlerimizi, tarlamızı, kültürümüzü dünyaya gösterme zamanı! UNESCO Gastronomi Şehri unvanına giden yolda bu festival, en önemli adımlarımızdan biri olacak.